Âşık Remzâni |
NESİMİ 43
Hazırlayan: Hasan OYTUN
SEYYİD
NESİMİ (1369–1417) Bağdat’ın Nesim Kasabası’nda yetişmiş, Diyarbakır
bölgesine yerleşen Türkmenlerdendir. Halep’te Hallac-ı Mansur’un düşüncelerinin
iz sürücüsü olduğu için kafir sayılıp derisi yüzülerek öldürülmüştür. Nesimi,
Hurufi’dir. Fazlullah Hurifi’ nin görüşlerini benimsemiştir. Varlık birliği
görüşünü savunan, kişi ile tanrı arasında bir nitelik yükleyen inanç arasında
bağlantı kurar. Tanrının yetkin (Kamil) insanda görüldüğü tasavvufi görüşünü
benimser. Başlıca eserleri Türkçe ve Farsça divanlardır. Azeri asıllı
Türkmenlerdendir. Katledilme sırasında rivayete göre derisi eline verilip
giderken, Halep’in 12 kapısından aynı anda çıktığı görülmüştür. Yolda birisine
“Gerçek Kabe’nin yolcusuyuz.” Elinde yüzülmüş derisini göstererek “İhramımız budur”
dediği beyti meşhurdur. Ozanımızın
hayatı ile ilgili daha geniş bilgi için "Yedi Ulu Ozanlar"
bölümüne girebilirsiniz !
-1- Ateş-i aşkına yaktın özümü Halil İbrahim'le nardan gelirem Ab-ı Kevser ile yudum özümü Kırkların bezminde dar'dan gelirem
Sual eder isen benim sırrımdan Cümlemizi halk eyledi varından Yarattı Muhammed Ali Nurundan Hakk ile Hak olan yardan gelirem
Cebrail çerağın almış eline Muhabbeti gider dostun iline Hayranın şakıyan dudu diline Rıdvan kapı açmış şardan gelirem
Teni sual etme ol kuru tendir Canımın içindeki gevher-i kandır Bu ilmin deryası bahr-i ummandır Yolu kolaylayan sırdan gelirem
Mansur ile varıb dar'e çekildim Yusuf ile kul oluben satıldım Ham'da İsa ile göğe çekildim Musa ile dahi tur'dan gelirem
Mahkemede sual sordu kadılar Kitapların orta yere kodular Sen bu savn'ı kimden aldın dediler Ustasından aldım Pir'den gelirem
Nesimi'yem ikrarsızdan beriyem Gerçek erenlerin kemter kuluyam Ali ravzasının gonca gülüyem Münkir münafığa Hakk'dan gelirem
-2- Ben yitirdim ben ararım Yâr benimdir kime ne Gâh giderim öz bağıma Gül dererim kime ne
Gâh giderim medreseye Ders okurum Hak için Gâh giderim meyhaneye Dem çekerim kime ne
Sofular haram demişler Bu aşkın şarabına Ben doldurur ben içerim Günah benim kime ne
Ben melâmet hırkasını Kendim giydim eğnime Ar ü namus şişesini Taşa çaldım kime ne
Sofular secde ederler Mescidin mihrabına Yâr eşiği secdegâhım Yüz sürerim kime ne
Gâh çıkarım gökyüzüne Hükmederim kaf'tan kaf'a Gâh inerim yeryüzüne Yâr severim kime ne
Kelp rakip böyle diyormuş Güzel sevmek pek günah Ben severim sevdiğimi Günah benim kime ne
Nesimî'ye sordular ki Yârin ile hoş musun Hoş olayım olmayayım O yâr benim kime ne
-3- Bende sığar iki cihân ben bu cihâna sığmazam Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam
Kevn ü mekândır âyetim zâta gider bidâyetim Sen bu nişân ile beni bil ki nişâne sığmazam
Kimse gümân ü zann ile olmadı Hakk ile biliş Hakkı bilen bilir ki ben zann ü gümâna sığmazam
Sûrete bak vü ma'nîyi sûret içinde tanı kim Cism ile cân benim velî cism ile câna sığmazam
Hem sadefim hem inciyim haşr ü sırât Bunca kumâş ü raht ile ben bu dükâna sığmazam
Genc-i nihân benim ben uş ayn-ı ayân benim ben uş Gevher-i kân benim ben uş bahr ile kâna sığmazam
Arş ile ferş ü kâf ü nûn bende bulundu cümle çün Kes sözünü uzatma kim şerh u beyâna sığmazam
Gerçi muhît-i a'zâmım adım âdem durur âdemim Dâr ile kün fekân benim ben mu mekâna sığmazam
Cân ile hem cihân benim dehr ile hem zamân benim Gör bu latifeyi ki ben dehr ü zamâna sığmazam
Encüm ile felek benim vahy ile melek benim Çek dilini vü epsem ol ben bu lisâna sığmazam
Zerre benim güneş benim çâr ile penc ü şeş benim Sûreti gör beyân ile çünkü beyâna sığmazam
Zât ileyim sıfât ile Kadr ileyim Berât ile Gül-şekerim nebât ile piste-dehâna sığmazam
Şehd ile hem şeker hem şems benim kamer benim Rûh-ı revân bağışlarım rûh-ı revâna sığmazam
Tîr benim kemân benim pîr benim civân benim Devlet-i câvidan benim îne vü âna sığmazam
Yer ü gökü düzen benim geri dönüp bozan benim Cümle yazı yazan benim ben bu dîvâna sığmazam
Nâra yanan şecer benim çarha çıkar hacer benim Gör bu odun zebânesin ben bu zebâne sığmazam
Gerçi bugün Nesîmî`yim Hâşîmîyim Kureyşîyim Bundan uludur âyetim âyet ü şâna sığmazam
-4- Böyle kem zamanda cihana geldim Herkes imanından süzüldü gitti Talip olan eden erkandan şaştı Onlar inkarından çözüldü gitti
Kiminin yükü var haddinden kaba Harmanda nanı yok elinde yaba Yalancı şıh talip mürit kör baba Yarısı kuyruğu döküldü gitti
Seyyid Nesimi`yim meydanda serim Doğruyu söylersem yüzerler derim Bu dünyada olan hayırla şerim O da defterime yazıldı gitti
-5- Bugün ben şâhımı gördüm Çeşmi cemâli güldür gül Gül olanın aslı güldür Peygamberin nesli güldür gül
Kurusu gül, yaşı güldür Toprağı gül, taşı güldür Girdim şahın bahçesine, Cümlesi aşı güldür gül
Asmasında gül dalları, Kovanında gül balları Ağacında gül hâlleri, Servi pınarı güldür gül
Arkı akar çarkı döner, Gülden değirmeni döver Yine gülden gül öğütür, Bendi ırmağı güldür gül
Gülden terâzi yaparlar, Gül ile gülü tartarlar Gül alırlar gül satarlar, Çarşı pazarı güldür gül
Açıl gel ey gonca gülüm, Ağlatma şeydâ bülbülün Bu inleyen garib dilin, Âh-u efgânı güldür gül
Gel hâ gel ha gül Nesîmi, Geldi yine gül mevsimi Bu feryad bülbül sesimi Sesi feryâdı güldür gül.
-6- Bu gün ol dilber-i rana Benimle oldu hem-saye Ki yüzü güneşe benzer Latif kaşlarıdır aya
Beli ince,boyu uzun Yüzü hubdur,sözü mevzun Dili sihri,okur efsun Gönlümü verdi yağmaya
Benim gönlüm alan dilber Yüzü hubdur, sözü enver Güzeldir 'Allah-u Ekber' Ne güzel beslemiş daya
Dedim:Ey hubların şahı Terrahhüm eyle billahi Gönül ikliminin mahı Bu günü salma ferdaya
Dedim:Dilber lebin emsem Olurdu derdime derman Dedi:Vakti değil,ebsem Düşersin ceng-ü kavgaya
Dedim:Dilber beni öldür Gerek ağlat,gerek güldür Nesimi çün sana kuldur Serini koymuş ortaya
-7- Cananı benim sevdiğimi can bilir ancak Gönlüm dileğin dünyada canan bilir ancak
Bildim hem akl ile hem ilm ile hakkı Söyle bildim onu ki kuran bilir ancak
Ibdal oluben beyliğin eden arifi gör ki Bu saltanatın kadrini sultan bilir ancak
Kim aşk denizine dalıp gark olagörsün Bu aşk denizinin bahrini umman bilir ancak
Ey saki getir devr-i ayağın tozu ile sun ki Bu devr-ayağın devrini devran bilir ancak
Işret meclisine gelip giden meyler içilir Pinhane çeker şöyle ki şeytan bilir ancak
Hiç kimse Nesimi sözünü fehm edebilmez Bu kuş dilidir bunu süleyman bilir ancak
-8- Canım erenlere kurban Serim meydanda meydanda İkrârım ezelden kadim Canım meydanda meydanda
Yanarım yoktur dumanım Gönlümde yoktur gümânım Al malım bağışla canım Varım meydanda meydanda
Kellem koltuğuma aldım Kan ettim kapına geldim Ettiğime pişman oldum Dâr'ım meydanda meydanda
Münkir rakipten kaçın Müminim hulle don biçin Ben bülbülüm bir gül için Zârım meydanda meydanda
Gerçek olan olur gani Gani olanlar veli Nesimî'yim yüzün beni Derim meydanda meydanda
-9- Derdim ondur, çün dokuz diyemem ağ yare men Sekizinde kaldı aklım, yedisinde avare men
Altısı mende var iken, beşten çekemem elimi Dörtte Hüda lütfederse, üçte buldum çare men
Ey Nesimi çün iki gönül hali değildir Anın için yalvarırım gece gündüz bir'e men
-10- Dil binayı kibriyadır Yıkma gönlün kimsenin Esrar-ı kenzi Hüdadır Yıkma gönlün kimsenin
Mümin kalbine eyle İzzet ile hürmeti Daha enderi Hüdadır Yıkma gönlün kimsenin
Kalb-i mümin Beyt-ü Hakk'tır Hac-ı Ekber andadır Belki Hakk onda bakidir Yıkma gönlün kimsenin
Ey Nesimi belki Hakk'ın Belki vahdetnamedir Secdegahım Mustafa'dır Yıkma gönlün kimsenin
Düştü gönül ala gözün ağına
vü karasına Ayruk anunla kimsenin ağı ne
vü karası ne Geldi figana can yine ney
kimi suz u derd ile Kim ne bilir bu hastanın
derdi nedir devası ne Turraların cefaların sorma
bu mübtelaya kim Eylemişim feda anun canımı
her belasına Çünkü cefasız ey gönül kimse
murada irmedi Cevre tahammül eyle tur şol
sanemin cefasına Nur u ziya içindeyim garka
veli bu halimi Ol ne bilir ki düşmedi mihr-
i ruhun hevasına Yek- cihet olgıl ey gönül
can u cihana ur kafa Yüzünü doğru tut Haka ur
kamunun kafasına Hüsn ü cemfile bakmağa arı
safa nazar gerek Düşmesin arısız nazar
ayinenin safasına Dil- ber elinde aşıkın katli
neden haram ola Aşıka çün halal eder vaslını
kan bahasına Aldı alı fü ile şol ala
gözlü gönlümü Gör bu ali ne düşmüş ol
gözlerinin alasına Çün bu yalancı dünyenin
akıbeti fenayimiş Geç kamudan Nesimi tek bakma
anun bakasına
-12- Ehl-i iman işlerini şol demde inkar ettiler Çün Nesimî'yi Halep şehrinde berdar ettiler
Öyle kim cevr eyleyüp zulm ile hakkı bastılar Ahsen-i takvimi gör kim nice inkar ettiler
Müftüler fetva verüben hakkı batıl ettiler Küfr edüp imana gelmez,gelmeğe ar ettiler
Hak bana emreyeledi söyle deyüben söyledim Sözlerimi destan edüp alemde destan ettiler
Bileyüben bıçakların çünkü canıma kıydılar Sag iken ben aşkı gör nice bimar ettiler
Soydular çıkardılar tenimden çün derimi Yas edüp gökde melekler cümlesi zar ettiler
Ey Nesimî vasıl oldun Hakk-ı Rahmana sen Cennet-ül me'vayı buldun,yerin gürzar ettiler
-13- El bana cevr etme sende bulursun Ya birde ikide yedide onda Tut mürşid eteğin vasıl olursun Medet nazargahı yedide onda
Üçlere yoldaş ol eyle niyazı Hüda kabul eder böyle niyazı Dün ü gün ah edüp eyle niyazı Arsa-i aşk içre yedide onda
Nesimi yedide onda mı dersin Üçler meclisinde onda mı dersin Elestü bezminde onda mı dersin Kırıklar dergahında yedide onda
-14- Erenler Şah'tan gelirler Ali derler Pirimize İmamların kullarıyız Münkür ermez sırrımıza
Pirimiz Kırklar,Yediler Bu yolu onlar kurdular Bizede böyle dediler Kanarsan ikrarımıza
Muhip mürşidine uydu Arif olan hisse duydu Münafıklar nice kıydı Tiğ çektiler Pirimize
Bildik aslımızdır Adem Kısmetimiz verdi Hüdam Halifeler bastı kadem Taç vurdular serimze
Ateş yanar kazan çoşar Dalgalanır boydan aşar Şulesi aleme düşer Bakın bizim nurumuza
Nesimi sözünü pişir Özüne muhabbet düşür Bezirganlar gevher taşır Güne gün şarımıza
-15- Evliyadan aldık biz bu erkanı Yana yana zikredelim Allahı Canda ayan gördük sırr-ı Suphanı Yana yana zikredelim Allahı
Daima Suphanın ismin der idim Derunumda olan perdeyi giderdim Bir idim vardım ummana erdim Yana yana zikredelim Allahı
İsyanla kararmıştır yüzleri Anın için Hakkı görmez gözleri Bize kar eylemez münkir sözleri Yana yana zikredelim Allahı
Nesimî eydür bahre daldım da geldim Mümkünat ilmini bildim de geldim hakikatta yerin gördüm de geldim Yana yana zikredelim Allahı
-16- Ey beni na-hak diyenler kandedir beş yaradan Gel getir isbatın et kimdir bu şeyni yaradan
Yel ü su toprak u oddan böyle suret bağlayan Böyle dükkanı düzen kendi çıkar mı aradan
Gel beru söyle bana kimdir senin nutkundaki Söyleyen işittiren hem gösteren hem yaradan
Çünkü bir şehrin içinde mescid ü meyhane var Ehl-i dil farketmedi mescitleri meyhaneden
Aşkımız yolunda akl u din ü dünya mahvolur Sormagıl eşkın hadisin suf-i biçareden
Çünkü girdim oynarım çengü def ü tambur ile Bil ki bende şeş cihet var dönmezem çarpareden
Ey Nesimi on sekiz bin alemin mevcudusun Kimki bu devre irişmez koy gide devvareden
Türkçesi: Ey bana haksız diyen, yeter, yaratan nerdedir ? Bu şeyleri yaratanın kim olduğunu ispat et, getir kanıtlarını
Yel, su, toprak ve ateşten böylesine yüz yaratarak, insan yapan ve içinde büyük değerler saklayan
bir dükkan düzen (insan yada dünya yaratan), ne diye gözden kaybolmuş ve aradan çıkıp gitmiş ? Sana derdini söyleten, her şeyi işittiren ve gösteren kim olabilir ?
Yaklaş bana ve bu konuda aklından geçeni söyle ? Bir şehrin içinde hem mescid hem meyhane vardır
Biz gönül ehliyiz, ikisi de birdir bize Onları birbirinden ayırmayız Bizim sevgimiz yolunda akıl, din ve dünya mahvolur
Ama bu aşk olayını benim gibi bir zavallı sufiden öğrenemezsin Ben çıkmışım meydana def ve tambur ile çengi yaparım
Takmış parmaklarıma zilleri sağa sola, arkaya öne ve alt üst dönerek oynar dururum Ey Nesimi, sende on sekiz bin alem mevcuttur
Kim ki ınanç ve düşünce bağlamında bu devre varamamışsa, çıkar at gitsin onu devirden, dönmekten
-17- Ey cemalin nurudur Allahu
nurun paresi Ey yanağın tal'atından mah -
ı taban paresi Kul hüva'llahu ehad kıldı
visalin vasfını Ey güneş suretli Adem
derdimin kıl çaresi Mah - ı tabandır yüzün inna
hedeynlihü's - sebil Senden özge ümmi yoktur çare
- i bi - çaresi Suretin vazfında kıldı vasf
- ı esma - yı sıfat Kaf u nurdur tanığım yer ile
gökün arası Uş kelam u ayet- i Hak
leysefiha min fütur Mushaf - ı kul ya ibaddidir
saçın si - paresi Gözlerin sihr - i mübindirey
cemalin lem - yezel La - yezali nur anundur
canım anun paresi Eyyüha'l - atşan de can
vergil nifarın la'line Çünkü mahbüb - ı ezel çekti
za'ifin yarası Kim ki valih olmadı hüsnüne
ey bedrü'd - düca Surete Adem durur ma'nide
divin haresi İnneli'llahi'l - beka
görmeyen anda ayan Şol hicab oldu hemişe
nefsimin emmaresi Ey Nesimi ol sanem Allahu
nurun sırrıdır Halkaya meydana girdin oyna
başın yarası
-18- Ey, dilber-i pınhanı, hem magdanı, hem ke Ey, Yusub-ı Kenganı, didarına muştagam.
Ey, çeşme-yi hayvanım, sensiz nederem canım Ey, yar-ı vepadarım, didarına muştagam.
Ey, dilber-i dildarım, sen-sen ebedi yarım. Ey, yar-ı vepadarım, didarına muştagam.
Ey, derdime sen derman, ben gövre, ışkın bir can Ey, teze gül-i handan, didarına muştagam
Ey, şems ü kamar yüzli, şirin dodagm duzh Ey, şeht ü şeker sözli, didarına muştagam
Ey, dilber-i simun-ten, sen can-ı Nesimi'se Ey, serv, gül-i gülsen, didarına muştagam
Türkçesi: Ey gizlilik aleminin dilberi, hem madeni, hem de oca Ey Kenan ilinin Yusuf'u, yüzüne müştakım
Ey hayat suyum, sensiz ne yapayım canımı Ey vefalı sevgilim, yüzüme müştakım
Ey gönlümün hakimi dilberim, sensin ebedî yâri Ey vefalı sevgilim, yüzüne müştakım
Ey derdimin dermanı, ben gövdeyim, aşkın can Ey gülen taze gül, yüzüne müştakım
Ey ay ve güneş yüzlü, şirin dudağı tuzlu Ey bal şeker sözlü, yüzüne müştakım
Ey gümüş bedenli dilber, sen Nesimî'nin canısın Ey servi, ey bahçenin gülü, yüzüne müştakım
-19- Ey felek senin elinden Şu gözlerim kan ağladı Hemen bir gözlerim değil Cesedimde can ağladı
Öyle bir ah eyledimki Arş-a çıktı ya feryadım Gök yüzünde ya melekler Yerde insan can ağladı
Elime aldım kağıt kalem Yare bir name yazmaya Kağıdım alıştı tutuştu Kalemimden kan damladı
Boynuma taktılar kemen Beni götürdüler dara Düşmanlarım şaz ola güldü Dostlarım kan ağladı
Ey Nesimi can Nesimi Çok gülüp çok ağlama Atalardan kalma cevap Çok bilenler çok ağladı
-20- Ey gönül el aynasına bakmanın faydası ne Sermayeden zararın var satmanın faydası ne
Kendin kadrin bilmeyen ne bilir dostun kıymetin Merkebin boynuna cevahir takmanın faydası ne
Çobana yazı gerek hem yayıla,hem gerneşe Çobanı meclise imam etmenin faydası ne
Kargaya üleş gerek hem yiye hem çağıra Karganın önüne şükker dökmenin faydası ne
Velhasılı Nesimi sen kendimi aleme faş eyleme Köpeği hamama sokup yumanın faydası ne
Ey haste gönül, derdüne
derman taleb eyle Ger can diler isen yüri
canan taleb eyle! Çün Hızr, hayat- i ebedi
ister isen gel, Can tende iken, Çeşme- i
Hayvan taleb eyle! Ey bülbül- i kudsi, ne
giriftar- i kafessen? Sındur kafesi, taze gül-
istan taleb eyle! Div ile musahib olanın dini
hatadur Zinhar gel ey ademi insan
taleb eyle! Tahkik haberdür bu ki:
"el- Cinsli maa- 'l- cins" İnsana eriş, suhbet- i irfan
taleb eyle! Ger talib isen bulmağa,
matlubı dilersen, Fermana boyun sun, ulu
sultan taleb eyle! Erkansuz olanlarla refik
olma Nesimi, Yol ehlini gözle, edeb,
erkan taleb eyle!
-22- Ey nazı çok dil- ber beni
yandırma hicrin narına Çün yanarım pervane tek
şem'- i ruhun envarına Hicrin şarabı acıdır müştaka
içirme anı Niçin ki yar ol ağuyu
içirmez ey can yarına Hüsnünden ey şems ü kamer
afaka düştü fitneler Kimdir yeten endişesi zülfü
robun esrarına Dünya vü ukbada bana maksud
sensin yoksa ben Ukbaya sensiz bakmazam hem
dünyenin mikdarına Vaslından oldum çün gani mülk
ile mali n'eylerim Ben künfekanı vermişim vasi-
ı ruhun didarına Saçar hayalin nakşını
lü'lü'- i şeb- varı gözüm Ey işleri dür- dane bak ol
lü'lü'- i şeh- varına Yüzün "ene'l- Hakk'ı
beni zülfünde ber- dar eyledi Mansur olandır asılan alemde
aşkın darına Tesbih ile seccade çün zerk
ehlinin erkanıdır Aşıklara zülfün yeter da'vet
kılan zünnarına Ger vasıl olmak yar ile
istersen ey aşık bu gün Gel ur Nesimi tek kafa kevn
ü mekanın varına
-23- Fazlına bel bağladım ya vahid-i ferd-i ahad Cümlenin mabudu sensin daima hayy-i ebed
Okudum isminde 'Bismillahirrahmanirrahim' Ay sıfatındır sıfatın 'kulhüvallahü ahad'
Evvel ahir 'hüvel-hayyüllezi' sin layemut Zahür-ü batın 'hüvel bakisin' 'allahüssamed'
'Lem -yelid' zatın, 'velem-yuled' sıfatın vasfıdır 'Lem-yekün' zat-ı sıfatın 'lehü küfüfen ahad'
Ol zaman kim lütfile bir gevhere kıldın nazar Zahir ol gevherden oldu cümle eşya la aded
Kaf ile nundan yarattın on sekizbim alemi Kudretinden erbain günde tamam oldu ceset
Ey Nesimî daima gönlünde özge nesne yok Hem dilinde ol fakırın daim eyler ya Ahmed
-24- Gel beni ağlatma Şah'ım Ben sana kullar olayım Gel bana ceylân bakışlım Ben sana kullar olayım
Bir gonca bülbülün idim Geldim dalında ötmeye Şânına ağlatmak düşmez Ben sana kullar olayım
Açtım zülfümü telinden Zülüfün ucu mâh gibi Kesip de yabana atma Ben sana kullar olayım
Nesimî cân Nesimî Derdime bir çâre kıl Ezelden seni sevdim Ben sana kullar olayım
-25- Gel gel yanalım Ateşi aşka Şule verelim Ateşi aşka
Ey padişahım Yanmaktır kârım Affet günahım Ateşi aşka
Evvel aldandım Kat be kat yandım Pek kolay sandım Ateşi aşka
Narım yitirdim Geçtim oturdum Dosta getirdim Ateşi aşka
Varın verenler Yandım erenler Dosta gidenler Ateşi aşka
Aşk ehli ölmez Yanmayan bilmez Yerde çürümez Ateşi aşka
Seyyid Nesimi Yandırdı cismi Terk etti resmi Ateşi aşka
-26- Gel benim fahr-i cihanım, kıblegahım Mustafa Cihanın umudu sensin,Padişahım Mustafa
Halil in kuyuna vardım,hacılar bayram eder Arafat ta kurban kestim işte canım Mustafa
Bak şu kelb rakibe ki, yarime neler demiş Okunan Kur an hakkiçün,iftiradır Mustafa
Ben ölünce katiplere vasiyet etsem gerek Yazdıram sinim taşına,intizarım Mustafa
Nesimî yem derde düştüm, derdimin dermanı yok Derdimin dermanı sensin,ah u zarım Mustafa
-27- Gerçek hadis imiş bu ki
hubbun vefası yok; Kim sevdi hubbu, dedi ki «
hubbun cefası yok » ? Aşkın belası yok deyüben
aşka düşme var, Kim aşık oldu kim dedi «
aşkın belası yok » ? Anın ki hacc- ı ekberi, ey
can, sen olmadın, Beyt- ül- Haram'a varmamış,
anın safası yok. Şeytandır ol ki suretine
kılmadı sücud, Düştü bu rene ü derde kim
anın devası yok. Şol can ki senden özke talep
etmedi murad, Hacrine yak sen anı ki her
dem revası yok. Ya Rab! Ne şem'imiş bu mehin
yüzü kim anın Yüzü katında şems- i dubanın
ziyası yok. Bimar- ı aşka can verir, ey
can, lehin veli, Münkir sanır kim ol
şefeteynin şifası yok. Gel, gel beru ki savın ü
salatın kazası var, Sensiz geçen zaman- ı
hayatın kazası yok! Aynın hatasız, ey büt- il
Çin, döktü kanımı, Türk- ü Hata'dır, aslına
varır, hatası yok, Fani cihana bakma, geçer
ömrü sevme kim Ömrün zevali var ü cihanın
bakası yok, Yarin gelir hemişe cefası
Nesimi'ye: Sen sanma kim Nesimi'ye
yarin atası yok.
-28- Gözün aç gör ey talip Ali`dir her kan-ı server Muhammed aşk ile derya Ali’dir kıymeti gevher Muhammed ilme kan oldu Ali nutku-ı beyan oldu Ana her sır beyan oldu Ali’dir hacer-i kanber
Ali’dir cümlenin canı Muhammet’tir Ali kanı Hakikattir Ali şanı Ali’dir yar-ı peygamber Hezaren türlü cümbüşler Ali emri ile işler Varır yazlar gelir kışlar Ali’dir cisme can-perver
Ne bilsin cahil ü nadan Muhammed ya Ali kimdir Muhammed serveri dindir Ali’dir cümleye rehber Ali evvel Ali ahir Ali zahir Ali batın Ali şems-i münneverdir Ali’dir nur ile enver
Âli’dir her şey için can Ali’dir yar ile mihman Ali rahim Ali rahman Ali`dir cümleye server Ali vahid Ali ehad Ali ferd ü Ali Samet Ali’dir cümleye rahman Ali’dir şaf’ i mahşer
Ali sultan Ali süphan Ali cennet Ali Rıdvan Ali dindir Ali iman Ali’dir sak-i Kevser Ali’dir ol veliyyu’llah Ali’dir mazhar-ı Allah Ali nurundan ey va’llah münneverdir yedi kişver
Ali’dir Haydar-ı Kerrar ol aldı kal’a-i Hayber Ali’dir katil-I küffar Ali’dir miri her leşker Nesimi’nin dil ü canı münevverdir Ali nuru Ali vala Ali a’la Ali`dir server-i safder
-29- Hak kendi nurundan övmüş yaratmış, Padişah eylemiş ilin üstüne.. Gördüm cemalini selavat verdim, Sokulmuş civalar serin üstüne
Vallahi Kur`an`dır senin yüzlerin Yasin-i Şeriftir iki gözlerin (İnna Fetahna) dır senin sözlerin, (Veddullah) inmiştir dilin üstüne
Kirpiklerin üstüne benler dizilir İkrarından dönen Hakk`tan üzülür Ak göğsün üstüne (Tebbet) yazılır (Vesşems) ,inmiştir kolun üstüne
Seyyid Nesimi`dir şem`in çırsı, (Errahman) dır iki kaşın arası, Güzel Besmeleyle Elham Süresi Elif Lam inmiştir Kaddin üstüne
-30- Har içinde biten gonca güle minnet eylemem Arabi farisi bilmem, dile minnet eylemem Sırat-i müstakim üzre gözetirim rahimi iblisin talim ettiği yola minnet eylemem
Bir acaip derde düştüm herkes gider karına Bugün buldum bugün yerim, hak kerimdir yarına Zerrece tamahım yoktur şu dünyanın varına Rızkımı veren hüda'dır, kula minnet eylemem
Oy Nesimi, can Nesimi ol gani mihman iken Yarın şefaatlarım ahmed-i muhtar iken Cümlenin rızkını veren ol gani settar iken Yeryüzünün halifesi hünkara minnet eylemem
-31- Her dil alem serveririz ya
Muhammed ya Ali Cümlenin hem mihterisiz ya
Muhammed ya Ali Hadi- i rahman çü sizsiz her
dü alemde bu gün Cümle nazır manzarısız ya
Muhammed ya Ali Du cihanın afitab u mab- tab
u şems'ısız Zulmetin hem enverisiz ya
Muhammed ya Ali Şanınızda geldi hem taba ve
yasin hel eta Ve'd- duhanun defterisiz ya
Muhammed ya Ali Ayet- i lev- lak ilen hem
la- fetanın ma'nisi Lahmike lahmi yerisiz ya
Muhammed ya Ali Emr- i ma'rufun beyanı
sizden oldu aşkar Nehy işlerden berisiz ya
Muhammed ya Ali Dürr- i şeb- var ile gevher
nutkunuzdur bi- güman La- mekanın cevherisiz ya
Muhammed ya Ali Ol zaman kim kıldınız
cümcümeyi ihya eden Padişah- ı Berberisiz ya
Muhammed ya Ali Hayberiler tek zeberdesti
yine katl eyleyen Öldüren hem Anterisiz ya
Muhammed ya Ali Tanlagı günde şefa'at hem
yine sizden olur Hem ResUl ü Haydarisız ya
Muhammed ya Ali Fatıma Zehra betül- i
kurratü'l aynı resul Bab- ı Şeberr ü Şübbersiz ya
Muhammed ya Ali Şah Zeynü'l- Abidindir ol
imam- ı reh- nüma Şah Bakır Ca'ferısiz ya
Muhammed ya Ali Musi- i Kazım imam ü hem
Rıza vü hem Taki Hem Ali- i Askerisiz ya
Muhammed ya Ali Mehdi- i sahib- zamandır
Hadi- i rahman bu gün Evvel ü hem ahırısız ya
Muhammed ya Ali Tanlağı günde şefa'at sizden
umar has uam Şah- ı yevmü'l- mahşerisiz
ya Muhammed ya Ali Ma'den - i sıdk u safa vü
hem yine lutf u kerem Hem sadefin cevherisiz ya
Muhammad ya Ali Bu fakir - i bi - neva
sizden umar her dem deva Lutf ile ihsan verisiz ya
Muhammed ya Ali Bu Nesimi pür - zebandır
vasfınıyzda neylesin Gece gündüz sözlerisiz ya
Muhammed ya Ali
-32- Kadir geceleri fırsat sizindir Böyle Hakk mihmanı can ele girmez Peygambere yüzler sürmek bizimdir Gitti bu günkü gün dün ele girmez
Azrail el sunar alır canı Cehteyle burada menzil alasın Nasip olur mu bir daha göresin Duasın alacak kul ele girmez
Kimler dinler avazını ününü Allah'ın velisi imam soyunu Böyle Hakk mihmanı can ele girmez Özünü kul eyle iman bulasın
Ey Nesimi sakın durup oturma Sırrını sakla nadana taş götürme Cehteyle de imanını yitirme Zay edersin din iman ele girmez
-33- Kalbim defter,dilim kalem yazarım Hakikat emrini duyaldan beri Yitirdim Leyla'mı gurbet gezerim Mecnun gibi aşka uyaldan beri
Bize dört kitaptan haber verildi Kamil olduk akıl başa derildi Kafir Şeytan merdut oldu sürüldü Hakkın dergahından sürelden beri
Çıkıncak Mi'raca Hazret-i İmam Diledi Mevladan ümmetin tamam Nur ile sarıldı bu cümle alem Saadet tacını geyelden beri
Mahlasım Nesimî ismim ALİ'dir Bu çarh dönmektedir,sanman halidir Şükür kalbim iman ile doludur Cürm-ü isyanımız bilelden beri
-34- Kemter kuluyum ALİ'nin ol Şah-ı karemdir HASAN başımın tacı, HÜSEYN gözümde nemdir İmam ZEYNEL'ABA, BAKIR mihr-i hürremdir 'Ve salli ala seyyidina al-i Muhammed'
İmam CAFER-İ SADIK gibi bir dahi arifan İmam MUSY-I KAZIM olmaya sultan Cihan yüzünü görse değer o şah-ı Horasan 'Ve salli ala seyyidina al-i Muhammed'
İmam MUHAMMED TAKİ gözlerime ayni ziyadır İmam NAKİ sayesi ol mürg-ü Hümadır İmam Hasen-ül Askeri derdimize ayni şifadır 'Ve salli ala seyyidina al-i Muhammed'
MUHAMMED MEHDİ zuhur ede nihan kalmaya perde Havariçler geçse gerek tig-ü teberde Seyyid Nesimî mehdin okur şam-u seherde 'Ve salli ala seyyidina al-i Muhammed'
-35- Merhaba, hoş geldin, ey ruh-i revanım, merhaba! Ey şekerleb yar-i şirin, lamekanım, merhaba!
Çün lebin cam-i cem oldu nefhe-i Ruhülkudus, Ey cemilim, ey cemalim, behr-ü kanım, merhaba.
Könlüme heç senden özge nesne layık görmedim, Suretim, aklım, ugulum, cismü canım, merhaba.
Ey melek suretli dilber, can fedadır yoluna, Çün dedin lehmike lehmi, gane kanım, merhaba.
Geldi yarim naz ile, sordu, Nesimi, nicesen? Merhaba, hoş geldin, ey hırdadehanım, merhaba.
-36- Nuruna kıldı nazar ol halik
- ı pervane Aba döndü derdim ol
hayretten oldu tarumar Ol nurun kandiline yazmıştı
der - ruz - ı şumar La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Tütününden nüh felek oldu
mu'allak ser - nigün Köpügünden yedi kat yerler
döşendi dar Ol felekler gidişinden
söyledi ay ile gün La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Kudretinden Hak yarattı
kubbe - i zerrin - nigar Kubbenin hem girdisinden
oldu bu ley ü nehar Çarlı - ı gerdanı anun
ismiyle döndürdü medar La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Akl u aşk u nefs - i can
hazrette idi intizar Bir avuç toprağa çün kıldı
nazar perverdigar Ademin cismi anun ismiyle
oldu üstüvar La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Ademe verdi keramet huld ü
cennatü'n - na'im Cümle ana secde kıldı gayrü
şeytani'r - racim Ademin vechinde yedi hattı
yazmıştı kadim La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Nemrudun mancınığından nara
atıldı Halil Narı gülzar eyledi ana çün
ol Rabb - ı celil Bu mübarek ismi geldi nara
urdu Cebra'il La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Eyyuba oldu havale yedi yıl
renc ü bela Rabbena söylerdi da'im
hazretinde Rabbena Uş bu ismi yad kıldı buldu
ol gamdan neca La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Samiri Fir'avn için sihr
etti ba - izn - i Huda Hem nida Musaya geldi saldı
elinden asa La - tehafü hakkına geldi bu
ism ilen dü'a La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Ta Süleyman nebi oldu cihanda
padişah İns ile cinn ü tuyur ferman
idi ba - hükm - i - şah Hateminin nakşına yazdı bu
ismi şol ilah La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Hakkın emriyle getirdi
Cebra'il Adem demi Hem meşamından üfürdü kamil
etti Meryemi İsi anun ismini yad etti
boldu hem - demi La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Ahmed ü Mahmud u Kasım çıktı
ber - arş - ı mecid Hem Esedu'llahı gördü
dergaha olmuş mürid Ber - mezid olsun ana bu ism
ü devlet ber - mezid La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Gitti bu hicran demi geldi
çü eyyam - ı bahar Sad hezaran murg - zar
açıldı oldı murg zar Bülbül ü kumri mutabbak
söyledi vasfın hezar La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Dünyeye geldi Ali çün adı
oldu şeh - suvar Yerler anun ismi le çünkü
tuttular karar İslam anun ismi ile İslama
geldi iftihar La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar Ta hayalinle gönül mülkünde
seyran eylerim Ben beni ol şahımın medhinde
hayran eylerim Ben Nesimi`yim şebin vasfını
destan eylerim La -feta illa Ali la - seyf
e illa zü'l - fekar
-37- Sabahın seherinde kakdım uyandım Meded,günahlarım bağışla sultan Şah-ı Merdan görünür gözüme Meded,günahlarım bağışla sultan
Mücizat gösterdi dıvara bindi Seksen bin erlere ser-çeşme oldu Rum'un gözcüsü pirimdir kendisi Meded,günahlarım bağışla sultan
Aman meded arşda,kürsde ulusun Pirim Hünkar Hacı Bektaş Veli'sin Günahlar kılmaz Muhammed Ali'sin Meded,günahlarım bağışla sultan
İmam-ı Hasan'ı yanımda bildim İmam-ı Hüseyn'in nurunu gördüm İmamlar serveri Zeynel'den... Meded,günahlarım bağışla sultan
Ol İmam Bakır'ı seven yorulmaz Adım kandır günahlara kalınmaz Okur İmam Cafer sırrı bilinmez Meded,günahlarım bağışla sultan
Mansur'u dara çektiler dönmedi Musay-ı Kazım'ın kanı dinmedi Remiz çalındı kimseler bilmedi Meded,günahlarım bağışla sultan
Muhammed Taki'den Naki'ye erdim Askeri dilimde tespihim virdim Alemler serveri Mehdi... Meded,günahlarım bağışla sultan
Ademin cennette nurunu gördüm Rıza ile meydanda durdum Melekler Adem'e secde etti Meded,günahlarım bağışla sultan
Seyyid Nesimî'nin mühib yarisin .............. şem'in yansın çırasın Şah-ı Merdan cümlesinden olsun Meded,günahlarım bağışla sultan
-38- Sorma be birader mezhebimizi Biz mezhep bilmeyiz yolumuz vardır Çağırma meclis-i riyaya bizi Biz şerbet bilmeyiz dolumuz vardır
Biz müftü bilmeyiz fetva bilmeyiz Kıl ü kal bilmeyiz ifta bilmeyiz Hakikat bağında hata bilmeyiz Şah-ı Merdan gibi ulumuz vardır
Bizlerden bekleme zühd ü ibadet Tutmuşuz evvelden rah-ı selamet Tevalla olmaktır bize alamet Sanma ki sağımız solumuz vardır
Ey zahit surete tapma hakkı bul Şah-ı velayete olmuşuz hep kul Hakikat şehrinden geçer bize yol Başka şey bilmeyiz Ali'miz vardır
Nesimi esrarı faş etme sakın Ne bilsin ham ervah likasın hakkın Hakk'ı bilmeyene Hak olmaz yakın Bizim Hak katında elimiz vardır
-39- Şem'e düşen pervâneler Gelsin bir hoşça yanalım Aşka düşen divâneler Gelsin bir hoşça yanalım
Yanmaktır bizim kârımız Harcedelim hep varımız Pervâneler yâranımız Gelsin bir hoşça yanalım
Varım söylen şol bülbüle Neden âşık olmuş güle Ermek istersen ol Kül'e Gelsin bir hoşça yanalım
Bülbül yuvan yıkıldı mı Yavrun yere döküldü mü Ölüm sana dokundu mu Gelsin bir hoşça yanalım
Nesimî döğünsün taşlar Akıtalım gözden yaşlar Hak tariktir hey kardaşlar Gelsin bir hoşça yanalım
-40- Uykudan uyanmış şahin bakışlım Dedim sarhoş musun söyledi yok yok Ak elleri elvan elvan kınalı Dedim bayram mıdır söyledi yok yok
Dedim ne gülersin dedi nazımdır Dedim kaşın mıdır dedi gözümdür Dedim ay mı doğdu dedi yüzümdür Dedim ver öpeyim söyledi yok yok
Dedim aydınlık var dedi aynımda Dedim günahım çok dedi gönlümde Dedim mehtap nedir dedi koynumda Dedim ki göreyim söyledi yok yok
Dedim vatanım mı dedi ilimdir Dedim bülbül müdür dedi gülümdür Dedim Nesimî Şah dedi kulumdur Dedim satar mısın söyledi yok yok
-41- Vahdet kaynağından dolu içenler Kanmıştır badeye şarap istemez Hakikat sırrına candan erenler Ermiştir mahbuba mihrap istemez
Bu yolda can yoktur, canan isterler Gönül kabesinde erkan isterler Adem'e secdeyi her an isterler Başka bir ibadet, sevap istemez
Ariftir mushaftan dersler okuyan Tevrat'ı İncil'i ezber okuyan Cemal-i mushafı bir bir okuyan Almıştır fermanı Kur'an istemez
Nesimi'yem aşkla zar-u zar olan Ezel ikrarında ber karar olan Kiramen katibe yar-ı gar olan Düşmüştür defteri kitap istemez
-42- Yandı yürek yâr elinden Bilmem yara ne edeyim Takatım yok dosta varam Çare bilmem ne edeyim
Bir yara dışardan olsa Halk ona bir merhem çalar Benim yaram içerdendir Çare bilmem ne edeyim
İki hekim geldi üstüme Biri dilli birisi lal Dilliye cevap veremedim Bilmem ki lala ne deyim
Nesimi'ye dediler ki Derdine bir derman ara Bize derman Hakk'tan ola Çare bilmem ne edeyim
-43- Yoluna canlar fedadır ya Aliyyelmürtaza Destgirin hem Hüdadır ya Aliyyelmürtaza
'Lahmüke lahmi' dedi çün ol şefiülmüznibin Ol da hakkında nidadır ya Aliyyelmürtaza
Zülfikarın haricin boynundan eksik olmasın Sana Hakktan bu atadır ya Aliyyelmürtaza
Ey şu kimse sevmedi bunda seni anda olur Havz-ı kevdesden cüdadır ya Aliyyelmürtaza
Kim ki zahir görmedi nakşında nakkaaşı ayan Bi-basirettir a'madır ya Aliyyelmürtaza
Bu Nesimî mehdin okur, kıl inayet sen ana Eşiğinde bir gedadır ya Aliyyelmürtaza
- Ozanlarımız - |