Âşık Remzâni |
DERTLİ 28 Hazırlayan: Hasan OYTUN
Dertli
(1772, Bolu - 1846, Ankara) Türk aşığı. Gerede yakınındaki Çağa (Reşadiye)
nahiyesinin Şahnalar köyünde doğmuştur. Asıl adı İbrahim ve mahlası Lütfi`dir.
Geçimini aşık kahvelerinde saz çalıp şiir söyleyerek sağlamıştır. İstanbul,
Konya ve Mısır'da bulunmuştur. Divan, halk ve tekke edebiyatlarındaki geniş
kültürü sayesinde daha sağlığında yaygın bir şöhret kazanmış, divanı taş
baskısıyla birçok defa basılmıştır. Fuzûlî, Âşık Ömer, Gevheri gibi şairlerin
etkilerini taşıyan Dertli, çağının öbür saz şairleri gibi aruzla gazeller,
divanlar, kalenderiler yazmıştır. Aruzla yazdığı şiirlerde kusurlu bir nazım
tekniği kullandığı için başarılı olamamıştır. Bektaşi
geleneğine bağlı toplumsal yergi içerikli şiirleri, şathiyeleri ve softalığı,
yobazlığı eleştiren şiirleriyle tanınan bir halk ozanıdır. Taşlamalarıyla
ünlüdür.
-1- Abdallığın binasını sorarsan Allah bir Muhammed Alî
abdaldır Hakıykat ilminin aslın
sorarsan Cümle ululardan ulu Abdaldır Ben bu Abdallıktan gerüye
kalmam Tuttum Abdallığı elden
bırakmam Hem Hadîce hem Fatîma hem Selman
Kemer-bestelerin beli
Abdaldır Muhammed kırklara bir hayal
gördü Ol hayal ne imiş aslına erdi
Firdevs-i a'lâdan içeri
girdi Öten bülbüllerin dili
Abdaldır Muhammed kırklara belî beş
dedi Alî'yi görünce Allah dost
dedi Hak Muhammed Abdal olmak
istedi Muhammed Alî'nin yolu
Abdaldır Dertli kemter anladın mı
hisabı Seyyid Battal Gazi
Abdülvehhâb'ı Hem doksan bin halifenin
sahabı Hünkâr Hacı Bektaş Velî
Abdaldır
-2- Anasır
gömleğin giymezden evvel Azade
başıma hünkar idim ben Cihan
- ı aleme gelmezden evvel Nur
- i tecellada envar idim ben Ruh
- i sultaniden olundum tefrik Vücud
iklimine oldum muvafık Sıfat
- ı ademe girdim mutabık Mader
- i nihanda bidar idim ben Halk
olmazdan evvel mülk - i melekut Kimse
kalmaz iken Mevla'ya sücud Arş
ü kürs levh kalem olmadan mevcud İndi
- i ma'nevide hem var idim ben Ezeli
bi derd idim bir Dertli oldum Makam
makam gezdim cihana geldim Kendimi
Ahsen - i takvimde buldum Hak
ile vakıf- ı esrar idim ben
-3- Aşık
- ı sadık muhibb - i Mustafa derler bize Derd
ile gayretkeş - i Al - i aba derler bize Biz
güruha sorsalar ey kavm siz kimlersiniz Tabi
- i Şah - ı velayeti Mürteza derler bize Aşk
ile tiğler çeküb münkire karşı durmuşuz Ol
sebebden kavm - i Süfyan eşkıya derler bize Can
ü baş terk eyledik bizler imameyn aşkına Bende
- i Şah - ı Şehid - i Kerbela derler bize Gerçi
ben bir Dertli' yim derdim yetimler derdidir Çek
elin bizden ey tabib bi deva derler bize
-4- Aşk ehline derman sordum
âlemde Ne Eflâtun bilir ne Lokman
yazar Erbâb-ı aşk olan kalır
matemde Anların ahvâlin perişan
yazar Bulunmaz âlemde böyle
dilrubâ Aşk ü muhabbeti başlara belâ
Münkiri öldürmek sevaptır
ammâ Zâlim kadı üstümüze kan
yazar Dertli aşk yolunda olmuştur
gulâm Mastur cebîninde harf-i
eliflâm Hâkimler hakkında yazamaz
ilâm Yazarsa fermanım Âlîşan
yazar
-5- Bahar seli gibi dağlar
başında Gör nice duruldum nice
bulandım Bir dârüşşifâdan boşanmış
gibi Sürüyüp zinciri hayli
dolandım Ömrüm helâk ettim dehrin peşinde
Yüz bin çile vardır her bir
işinde Hicran ocağında aşk ateşinde
Ciğer-kebâb oldum gör nice
yandım Gâhi sâil gibi düştüm
yollarda Gâh Mecnun kıyafet gezdim
çöllerde Bir kısmet cem'ine gurbet
illerde Çok meşekkat çektim çok
yuvarlandım Bıktım o sofunun ibâdetinden
Geçtim o tekkenin
kerâmetinden Usandım mürşidin icâzetinden
Çile-i felekten bezdim
usandım Himmeti bu imiş bize
pirlerin Hizmetini ettim nice
mirlerin Hayli müsellemin çok
vezirlerin Sâyesinde bir Dertli'lik
kazandım
-6- Bana olan cefa senden
değildir Benim kendi bahtım kara
sevdiğim Sana meyil vermek benden
değildir Gönül düştü nedir çare
sevdiğim Bir gonca almışım cemal
bağından Bülbül veş yad oldum gül
budağından Müjgan oklarından hasret
bağından Ciğerciğim pare pare
sevdiğim Senin gibi canane kurban
olursam Terk-i vücut terki cihan
olursam Bir gün dü çeşminden nihan
olursam Garip Dertli diye ara sevdiğim
-7- Çıktım yücesine seyran
eyledim Yar ilen gezdiğim eller
perişan Firkat geldi dert eyledim
ağladım Bir ben değil cümle kullar
perişan
Firkatin ucunda görünmez
dağlar Aldırdım yavruyu ah edip
ağlar Yıkılmış yapılmış virandır
bağlar Bülbül feryat eder güller
perişan
Kara topraklara sürer yüzünü Kimse çekmez gayri onun
nazını Bozuktur perdeler teller
perişan
-8- Ela gözlerini sevdiğim
dilber Güzeller cefadan niçin
usanmaz Ne cefadan kaçar ne de
rahmeyler Haktan haya edip kuldan
utanmaz Düşüp gam-ı hicre berbad
olanda Bülbül gibi işim feryad
olanda Bir çeşm-i Şirin'e Ferhad
olanda Figan ü ahıma dağlar
dayanmaz Himmet bize Musa
aleyhisselam Bu aşk u sevdayı ben nasıl
kesem Dertli yar yoluna can verir
desem Gelse mezarımı görse inanmaz
-9- Ervah - ı ezelde evvelki safta, Elest hitabında ben
Bela dedim. Koyma beni anasırda, gılafta, Canım
cemaline
müptela dedim. Ruhlar aşk meyinden oldu mestane, Kimi küfre daldı kimi
imana, Saf be saf olarak durduk
divana, Münkirler la dedi, ben illa dedim Ne çare, Kün emri zuhura
geldi, Eşya
ve
mahlukat hep zahir oldu, Her ruh kendisini bir yolda
buldu, iman ve ikrarı ben
sana dedim. Dertli çok hikmetten irşad olmadı, Sensiz mahşer yeri
küşad olmadı, Çok nebiye vardım imdad olmadı, Şefaat
kanısın Mustafa
dedim.
-10- Ey didara pirden aldık himmeti
Bektaşiyiz Pir ocağından geyindik
kisveti Bektaşiyiz Hacı
Bektaş - i Veli'nin çakeriyiz çakeri Ali'den giydik bu tac - ı devleti Bektaşiyiz Ehi - i hal onlar bizi varsın sofi
dahi eylesin Terk - i mahbub etmeyiz hem işreti Bektaşiyiz Biz harabat ehliyiz kimse
harabat olmasın Sevmeziz biz öyle çok çok
ziyneti Bektaşiyiz Dertli`ya her bir tarika el uzattım yokladım Bunda buldum dürlü dürlü
haleti Bektaşiyiz
-11- Gir melamet mülküne malik
olan ol şahı
gör Ebr olub eflaki tuttu ettiğin eyvahı gör Ey gözüm görme cihanın efser
- i hakanını Hırka
-
i abdalının başındaki külahı gör Ebrüvan mihrabını bilmez
taşa eyler sücud Ahsen - i takvime bakmaz
vaiz - i gümrahı
gör Girme bezm - i zahide görme
mürailer yüzün Dergeh - i abdala gir de
bezm - i hasullahı
gör Bezm - i aşkı bilmeyüb ta'n eyleme zahid
bizi Nokta- i Ba ismini zikreyle sırrullahı gör Dön ziyaret eyleme İbrahim'in bünyadını Dertli' nin kalbin ziyaret
eyle Beytullah'ı gör
-12- Girdab-ı mihnette kapandın
kaldın Vermedin bir yandan ses,
kara bahtım! Anladım gafilsin, uykuya
daldın Deli poyraz gibi es, kara
bahtım! Alemde bir candan korkulmaz
iken Pençenden kimseler kurtulmaz
iken Aslana kaplana yırtılmaz
iken Dedirttin tilkiye pes, kara
bahtım! Dertli`ye çıkar mı bu işin
ucu Şimdi farkeden yok altını,
tuncu Evvel beğenmezdin mesti,
papucu Verdirdin çarığa mes, kara
bahtım!
-13- Harâba kul olduk bezm-i
elemde Abat olsak da bir, olmasak
da bir! Düştük çare nedir dâma
âlemde Azat olsak da bir, olmasak
da bir! Aşk oduna yanmış
ciğer-kebabız Hicr ile giryânız, dide
pür-abız Yapılmış, yıkılmış,
hane-harabız Bünyat olsak da bir, olmasak
da bir! Bir Şirin elinden aşk meyin
içtik Hak ile batılı farkedip
seçtik Varlık dağlarını deldik de
geçtik Ferhat olsak da bir, olmasak
da bir! Ey Dertli âlemde biz şah-ı
diliz Hak'tan hakikatten âgâh-ı
diliz Tarik-i esrâra ervah-ı diliz
İrşat olsak da bir, olmasak
da bir!
-14- Hatırlayıp sorar m'ola
halimden Kirpikleri kara,kalem kaşlı
yar Zikri, fikri gitmez benim
dilimden Anadan gülmedik, garip başlı
yar. Aşk atına binmiş olsan
yarışmaz, Gözüm kanı deryalara
karışmaz Çoktan beri küsülüdür
barışmaz Benim ile mercimeği taşlı
yar. Dertli, zelil -sefil gurbet
ellerde Beyhude şöhreti gezer
dillerde Paşam gelir diye gözü
yollarda Elleri kınalı gözü yaşlı yar
-15- Havalanma telli turnam Uçup gitme yele karşı Zülüflerin tel tel olmuş Döküp gitme yele karşı Davlumbaza vur turayı Dünden avladık burayı Getir oğlan boz kulayı Binem gidem yare karşı Şahinim var bazlarım var Ördeğim var kazlarım var Yare tenha sözlerim var Diyemem agyâra karşı Dertli der ki dünya fani Seni seven n’eyler malı Yakışmazsa öldür beni Yeşil giyin ala karşı
-16- Hitab - ı elest'de bezm - i ezelde Sadakatle ikrar
verenlerdeniz Gönül gezdirmeyiz gayrı güzelde Biz cemalullahı görenlerdeniz Bir Kün emri ile halk oldu
dünya Bu kadar mevcudat bu kadar eşya (Nefahtü min ruhi) dedikte
Mevla Vücud - i ademe
girenlerdeniz Bin türlü derd ile bezet
Dertli'yi Gerek kısalt gerek
uzat Dertli' yi Bab - ı velayette gözet Dertli' yi Yabancı
değiliz erenlerdeniz
-17- İkbale zeval erse ne
var,sende kemal var Mağrur-ı kemal olma ki
ardınca zeval var Her bir kişinin talii
devlette bir olmaz Bir lokması yoktur ki yesin
bunca rical var Ahval-i perişanımı hiç de
sorma efendim Vallahi beğim boynuna, bu
işte vebal var Tek başıma olsam şaha gedaya
kul olmam Viran olası hanede evlad ü
ıyal var Dur olmayı ister mi kişi öz
vatanından Ey Dertli biçare buesrarda ne hal var
-18- Minnet eyledikçe aksine
döner Etmeyelim çark-ı devrana
minnet Geceler muhabbet şem'ası
yanar Hacet değil mah-ı tabana
minnet Ezberden okuduk aşk kitabını
Anladık sofunun her sevabını
Saki sundu bize hayat abını Kalmamıştır ab-ı hayvana
minnet Müminler işine münafık şaşa Münkirler başını ko vursun
başa Kanaat tacını giyince başa Ne sultana minnet ne hana
minnet Erenler bezmine girmez
namahrem Bu yolda baş veren olurmuş
mahrem Dost derdinden buldu derdine
mehrem Dertli etmez gayrı dermana
minnet
-19- Sakiya camında nedir bu
esrar Kıldı bir katresi mestane
beni Şarab-ı lalinde ne keyfiyet
var Söyletir efsane efsane beni.
Refet nikabını ey vech-i
enver Zulmette gönlümüz olsun
münevver Şarab-ı lalinin lezzeti
dilber Gezdirir meyhane meyhane
beni. Aşıkın çok bela gelir başına
Tahammül gerektir adu taşına
Şem -i ruhsarına aşk ateşine
Yanmada seyretsin pervane
beni. Bakmazlar Dertli'ye algındır
deyu Hakikat bahrine dalgındır
deyu Bir saçı Leyla 'ya mecnundur
deyu Yazdılar deftere divane
beni.
-20- Şafi
- i kıyamet ruz - i nedamet Serdar
- ı şehidan Şah - ı Kerbela Makbul
- i ilallah mergub - i Hazret Dü
çeşm - i alemsin İbn - i Mürteza Münkirin
sözünü almam eğnime Teslim
kılıcını çaldım boynuma Kil
ü kal-i cihan gelmez aynıma Dilde
zikrim ism - i Ali lafeta Dertli
dürlerini saydım on iki Üçer
üçer dörde verdim on iki Dört
kapudan üçer girdim on iki On
ikidir mü'minlere rehnüma
-21- Saki - i kevserdürür cennete
Şir - i Girdigar Rahm - i maderden olubdur
Mustafa'ya yadigar Oldu seyfinden anın din - i Muhammed aşikar Leşker
-
i küffarı tiğinden geçirdi
bi şümar Ya nice medh etmeyim dünya vü ukba namı var La feta illa Ali la seyfe illa Zülfikar Zevc - i bint- i Fahr - ı alem ibn - i amın - i Mustafa Ta ezelden oldürür sırr - ı nebiye aşina Varis - i Peygamber oldur vakıf - ı sırr - ı Huda Al ü evladına bin canım dahi
olsun feda Ya nice medh etmeyim dünya vü ukba namı var La feta illa Ali la seyfe illa Zülfikar Hem Ali'dir hem velidir hem
velayet şahıdır Hem nücum u hem şemis hem
de felekler mahıdır İns
ü
cinnin zahir ü batında
padişahıdır Kafirin küfrüdürür hem
mü'minin penahıdır Ya nice medh etmeyim dünya vü ukba namı var La feta illa Ali la seyfe illa Zülfikar Şafi
-
i ruz - ı
kıyamet vali - i mülk - i veli Kaşif
-
i gene - i hakikat evliyalar ekmeli Mesken etti kendine inkar kılanlar esfeli Mu'cizatı
kıldı irşad dehr - i dunu echeli Ya nice medh etmeyim dünya vü ukba namı var La feta illa Ali la seyfe illa Zülfikar Ateşi
gül
ol dese ateş
gülistanlık eder Güle baksa kahr ile güller haristanlık eder Mura kılsa iltifat
murlar Süleymanlık
eder Taşa
arslan
ol dese taş
elbet
arslanlık eder Ya nice medh etmeyim dünya vü ukba namı var La feta illa Ali la seyfe illa Zülfikar Bildiniz mi siz Yezid'in bağrının taş olduğun Zahiren islamlığın batında kallaş olduğun Ta'n kılman dertliyle
çeşmimin yaş olduğun Ayb gömıen Dertli' nin
sizler Kızılbaş
olduğun Ya nice medh etmeyim dünya vü ukba namı var La feta illa Ali la seyfe illa Zülfikar
-22- Seba Hakk'a ibadet kıl Muhammed Mustafa'mız var Veliler serveri tahkik,
Aliyel Murtaza'mız
var Melamet hırkasın giydik bulup her sırr - ı ekremde Bihamdülillah veliler bizim tacı abamız var Şehid
-
i Kerbela zat - ı Hüseyn
evladı içün Bu gün mah - ı Muharremdir Yezid ile nizamız var Dinimiz din - i tariktir değildir münkire
laklid Kam - u eşyayı perdeler
çeken derde sefamız
var Tesadüf Dertli' yi naçar
bize perde hicab olmaz Gani müminlerin yari bizim
bari Hüda'mızdır
-23- Şairlik
davası sürme ey gönül Huzur
- u devlete akılane var Benlik
kapısından girme ey gönül Buş
eyle damenin dervişane var Düş
rahına gözyaşların silerek Gahi
ağlayarak gahi gülerek Miktarın
tanıyıp haddin bilerek Serkeşlik
eyleme kamilane var Ehi
- i aşk olanın yüzü yerdedir Bu
benlik davası aşka perdedir Dedim
ki Dertli' ye derman nerdedir Dediler
devletlü Alişan'a var
-24- Telli sazdır bunun adı Ne ayet dinler, ne kadı Bunu çalan anlar kendi Şeytan bunun neresinde? Abdest alsan aldın demez Namaz kılsan kıldın demez Kadı gibi haram yemez Şeytan bunun neresinde? Venedik'ten gelir teli Ardıç ağacından kolu Be Allahın şaşkın kulu Şeytan bunun neresinde? İçinde mi, dışında mı Burgusunun başında mı Göğsünün nakışında mı Şeytan bunun neresinde? Dut ağacından teknesi Girişten bağlı perdesi Behey insanın teres'i Şeytan bunun neresinde? Dertli gibi sarıksızdır Ayağı da çarıksızdır Boynuzu yok, kuyruksuzdur Şeytan bunun neresinde?
-25- Üç beş aşık biraraya
gelmişler Onlar birbirine meydan
ederler İkrarından dönmez kavli
sadıklar Hakikat sırrını pünhan
ederler
Olaydın onların darına
berdar Cümlesine oldu aklım tarumar On iki koyunum üç beş kuzum
var Gönül yaylasında cevlan
ederler
Dertli bu dertlere düşenden
beri Kimi geri çeker kimi ileri Çeksem irakibi girmez içeri Hakikate kuru bühtan
ederler.
-26- Vakti mürur eder harab
ehlinin Medet senden, ey Şah, ey Şah! diyerek .. Rica halvetinde, niyaz babında Göçti ömrüm, eyvah! eyvah!
diyerek Kevs - i kuzah gibi
bükmüş belini, Haptetmiş
cihanın tutmuş dilini, Gözün göğe dikmiş, açmış elini, Doğmaz
m'ola
ol mah, ol mah? diyerek Dertli aşk yolunda olmuştur irşad, Memalik - i aşkı eyledi abad, Kazmasın
taşlara ururdu Ferhad Bisütun'da Allah! Allah!
diyerek.
-27- Yâr neden hazzeder, neden
hoşlanır Bilmem en güzel nenin,
müptelâsıdır Gönül kâh soyunur, kâh
ateşlenir Ne çare, çekmeli, aşk
belâsıdır. Sefine-i aşkım engine saldım
Gidab-ı mihnette eğlenip
kaldım Yüz bin aman dedim bir buse
aldım Hâsılı ömrümün kan
pahasıdır. Canlar feda olsun ahu veş
göze Hiç doymak olur mu bu şirin
göze Bin tekellüm ettik, kalmadı
yüze Bilmem o yâr kimin
aşinasıdır. Dertli vazgelir mi ol
mehcebinden Yahşi haber aldım öz
nesebinden Verdiği buseler lâl-i
lebinden İftar-ı vaslının diş
kirasıdır.
-28- Yürü gönül yürü dostundan
kalma Daim hatırını soruver gitsin
Eski düşman sakın dost olur
sanma Arkasından bıyık buruver
gitsin Eğer arif isen dünyadan el
çek Yalan meydan aldı tükendi
gerçek Baktın bir düşmanın seni
serecek Sakalına piyaz veriver
gitsin Ey Dertli bu alem dost
düşman olur Kişi sevdiğine son pişman
olur Öfke baldan tatlı çok ziyan
olur Hayr et yüzün hake sürüver
gitsin
- Ozanlarımız - |