Âşık Remzâni

 

 

 

 

Namık Kemal DOĞANAY

 

 

                  AŞIK KEMTER AŞIKLIK KOLU’NUN OZANLARI

 

Deyişlerinde Kemter Baba, Sefil Kemter, Dertli  Kemter, Kemter mahlaslarını kullanan Kemteri, 1841-1921 yılları arasında yaşamış gezginci bir halk ozanıdır. 1921 yılında 80 yaşının üzerinde Hakk‘a yürüyen Kemteri`nin mezarı Zile-Yücepınar köyündedir. (Bakınız: Serçeşme Dergisi Nisan 2014 - 8.Sayısı)

 

 

Bu kadar cevretme aziz Sultanım
Ne olur insafa gel bazı bazı
Mürvet değil midir çeşmi Sultanım
Perişan gönlümü al bazı bazı

Akan sular gibi çağlayıp akma
Aşkın hançerini sineme çakma
Noksanım var ise kusura bakma
Bildiğinden şaşar kul bazı bazı

Arif isen dediğimi bilirsin
Yaralı gönlüme merhem olursun
Her beni gördükçe ebsar durursun
Şadeyle gönlümü gül bazı bazı

Sefil Kemteri’yem lebim balımsın
Canımın cananı selvi dalımsın
Sen bir merhametli gönül kanımsın
Bana da bir selam sal bazı bazı 
   

 

Araştırmacı-Yazar Necdet KURT, aşıklık geleneğinde Kemteri kolunun varlığına dikkat çekerek, “Kemteri’nin çırağı Sefil Edna, Aşık Veli, Sefil Edna’nın çırağı Sadık Doğanay ve Remzani’dir. Onların çırakları olan Hakiroğlu, İkrari gibi aşıklar ise hala yörede aşıklık geleneğini sürdürmektedir. Kuşaklar boyu devam eden gelenekte şiirler dikkatle incelendiğinde usta-çırak ilişkisinin boyutu da ortaya çıkmaktadır, dolayısıyla Kemteri kolunun varlığı da böylece ortaya koyulmuş olmaktadır.“ demiştir.

Kemteri aşıklık kolunu incelediğimizde ise; Kemteri’nin oğlu Sefil Edna, torunu Sadık Doğanay, müsahip torunu ve Sefil Edna’nın çırağı Aşık Remzani karşımıza çıkmaktadır.

 

Sefil - Fakir Edna (1900-1965)

 

1900 yılında doğup, 1965`te Hakk‘a yürüyen halk ozanı Sefil Edna (Ebuzer Doğanay) Kemteri`nin oğludur. Deyişlerinde Fakir Edna ve Sefil Edna mahlaslarını kullanan ozan; bağlamanın yanı sıra keman da çalabilmektedir. Çok iyi bağlama çalan Sefil Edna, Aşık Sadık Doğanay’ın bağlama çalış tekniğini ilk kullanan ozandır. Sefil Edna‘nın Ustaları başta babası Kemteri ve Toramanlı Can Hatayî Baba’dır. 

“Alevi Bektaşi Şiirleri Antolojisi“ adlı beş ciltlik çalışmasının üçüncü ciltinde İsmail Özmen, Kemteri’nin oğlu Sefil Edna (Ebuzer Doğanay 1900-1965) hakkında da hatalı bilgilere yer vermiştir. Özmen, Fakir Edna’nın onyedinci yüzyılda yaşadığının sanıldığını, yaşamı hakkında ayrıntılı bilginin olmadığını, Erdebil dergahından el aldığının söylendiğini, Hatayi’nin etkisi altında kaldığını, ancak Hatayi zamanında yaşamadığının kesin bilindiğini, nefeslerinde yaşantısını aydınlatacak bir izin bulunmadığını, İmam Hüseyin için yazdığı mersiyesinin çok meşhur olduğunu“ belirterek çok sayıda deyişlerini kitabına almıştır.(3.Cilt, Sy.75-80)

 

Sefil Edna, hemen hemen bütün nefeslerinde Hatayi’ye yer vermiştir. Fakat nefeslerindeki Hatayi, Şah Hatayi değildir, “Üstadım Hatayi“ dediği Toramanlı Can Hatayi Baba(Yozgat/Aydıncık-B.Toraman köyünden)’dır. Sefil Edna’nın şiirlerinin bazıları sözlü olarak dilden dile aktarıldığı için günümüze kadar gelmiştir. Ancak; yazıya aktarılmadığından dolayı, büyük bir kısmı ölümüyle beraber yok olmuştur. Deyişlerinde Fakir Edna, Sefil Edna, Edna mahlaslarını kullanmıştır. Çok sayıda nefesleri olan Sefil Edna, Zile’nin tanınmış ozanlarından Aşık Remzani’ye(1937-1979) ve Sadık Doğanay’a (1933-1979) ustalık yapmıştır.

 

                Her gördüğüne meyil verme

                Sabreyle gönül sabreyle

                Ermediğin yere gitme

                Sabreyle gönül sabreyle

 

                Sakın doğru yoldan çıkma

                El atına binüb aşma

                Kılavuzsuz yola düşme

                Sabreyle gönül sabreyle

 

                Sabırdur farz ile sünnet

                Sabrın makamı cennet

                Sabırdır Ali Muhammed

                Sabreyle gönül sabreyle

 

                Her iş makamını bulur

                Sabırla koruk hal olur

                Sabır baş selamet gelir

                Sabreyle gönül sabreyle

 

                Lailahe illallahdır adı

                Bir ismini sabır koydu

                Kırklar bir üzümde kandı

                Sabreyle gönül sabreyle

 

                Fakir Edna’m bu ne dalga

                Sakın sabrı elden koyma

                Üstad Hatayi’den kalma

                Sabreyle gönül sabreyle

 

 

 

Yüzünü turaba sürmüş gideyi

Çağlar sular İmam Hüseyin deyu

Gece gündüz arzulamış gideyi

Ağlaşırlar İmam Hüseyin deyu

 

Gece gündüz arzulamış gideyi

Dolap su vermeğe figan edeyi

İmamları ismini vird edeyi

İnler dolap İmam Hüseyin deyu

 

Hesap eyle baharını yazını

Fark ede gör ördeğini kazını

Dinleyin turnanın tor avazını

Çağrışırlar İmam Hüseyin deyu

 

Katarlanmış birbirini yederler

Çığrışurlar Kerbela’ya giderler

İmam İmam deyu nevha ederler

Ağlaşırlar İmam Hüseyin deyu

 

İmamlar da Kerbela’da yatarlar

İmam Ali Şah Abbas’a yeterler

Kerbela çölünde samah tutarlar

Çığrışurlar İmam Hüseyin deyu

 

İmamların yası biz de çekelim

Gözümüzden kanlı yaşlar dökelim

İmamlar yoluna serden geçelim

Ağlaşalım İmam Hüseyin deyu

 

Fakir Edna’m ağlamışım gülemem

Sel sel oldu çeşmim yaşım silemem

Üstadım Hatayi kimse bilemem

Ağlaşalım İmam Hüseyin deyu

 

 

Aşık Remzani (1937-1979)

 

Asıl ismi Hacı Sadık OYTUN olan Aşık Remzani, 1937 yılında Zile’de doğmuştur. Küçük yaştan itibaren saz çalmaya başlayan Remzani’ye, mahlasını Sefil Edna vermiştir. Sefil Edna’ya sıkı sıkıya bağlı olan Remzani, Sefil Edna’yı ustaz kabul etmiş ve ona çıraklık etmiştir. Genelde tasavvuf, Ehl’i Beyt ve Hacı Bektaş üzerine deyişleri olan Aşık Remzani, Almanya’da geçirdiği bir trafik kazasıyla 1979 yılında Hakk’a yürümüştür.

 

Ustadım Sefil Edna Kemteri oğlu

Bu aşkın elinden sinemiz dağlı

Remzani başımız ol Şaha bağlı

Görürsün halimiz muhanet dost

 

                   *******

 

Ustadımdır Sefil Edna pazar eyledim

Aşkına düştüm gönül eğledim

Remzani hanemde mehman eyledim

Sakla cevherini kapan olmasın

 

*****

Gafil gezme bu cihanda kör gibi

Gerçek ara gerçeği bul gerçek ol

Zahirinde görünürsün var gibi

Gerçek ara gerçeği bul gerçek ol

 

Hayal mayal ile bulaman yari

Gel kendinden şüphe etme sen bari

Yönün dön ademe Hakk`ın cemali

Gerçek ara gerçeği bul gerçek ol

 

Kıble duvar değil ademdir canım

Kalbimde her zaman odur mehmanım

Damarda ilikte ruhumda kanım

Gerçek ara gerçeği bul gerçek ol

 

Ararsan gerçeği sana çok yakın

Elinden dilinden belinden sakın

Ademden gel Hakk`ın sıfatın takın

Gerçek ara gerçeği bul gerçek ol

 

Çok zamanım geçti boşa yoruldum

Bir ustaz kamilde gerçeği buldum

Arifler nutkuyle Remzâni  oldum

Gerçek ara gerçeği bul gerçek ol

 

 

Aşık Sadık Doğanay (1933-1979)

 

Radyo ve televizyonlarda mahalli sanatçı olarak tanınan, doğuştan iki gözü görmeyen Aşık Sadık Doğanay da (1933-1979) Kemteri`nin diğer oğlundan torunudur. Doğuştan gözü görmeyen Ozan, bağlamanın yanısıra keman da çalabilmekteydi. Kendine has geliştirdiği bir bağlama çalma tekniği vardır. Tezene vuruşlarını genellikle aşağıdan yukarı yapmakta, yöre âşıkları arasında “Âşıklama düzeni” de denilen bağlama düzeninde saz çalmaktaydı.

 

 El vurup yaremi incitme tabip”,  “Gönül gel varalım gülşen bağına”, “Bir güzel methedeyim” “Yandı yürek yar elinden” “Nasıl yar diyeyim ben böyle yara” gibi ünlü olan birçok eserin sahibi olan Aşık, 1979 yılında Hakk’a yürümüştür. Mezarı Zile-Yücepınar köyündedir.

 

İsmim Aşık Sadık dedem Kemteri

Er olanlar sever böyle erleri

Bulamadım sizin gibi bir sadık yari

Merhaba sevdiğim safa geldiniz

 

                   *******

Dünya alemine dahil etmeden

Bu aşıklık bana bir Pirden geldi

Daha yaşım kemaline ermeden

Bu aşkın badesi Kemter’den geldi

 

Bir karar almıştım gerçek söz için

Tarikat yolcusu bu yoldan geçin

Söylerim dostlara gerçeği seçin

Gerçek yol gerçek söz Ali’den geldi

 

Sazım omuzumda hayli dolaştım

Güzel sadık dosta şükür ulaştım

Sizi bulmak için bir hayli çalıştım

Sizinle kavuşmamız Hünkardan geldi

 

Sadık Baba der ki dilekli kuldum

Çok şükür mevlaya can dostu buldum

Bu hayırlı günden çok mutlu oldum

Siz ile kavuşmamız Hünkardan geldi

 

 

 

                                                          - Makaleler -