Âşık Remzâni

 

 

 

Hünkâr Hacı Bektaş Veli Vakfı Etkinlikleri

 

Ahmet KOÇAK

 

Hünkâr Hacı Bektaş Veli Vakfı, kuruluşunun tanıtımı için Mart ayı içerisinde bir dizi konser etkinlikleri yapıldı.

 

Eskişehir Konseri

 

Vakfın etkinliklerinin ilki 9 Mart Pazar günü Eskişehir’de yapıldı. Porsuk Spor Salonu’nda yapılan etkinlik saat 14.00’de başladı. Çok sayı da izleyicinin katıldığı konsere sanatçılar Gülcihan Koç, Dertli Divani, Muharrem Temiz, Tolga Sağ, Ulaş Özdemir, Mustafa Kılçık, Cevahir Karaca katıldılar.

 

Konserin açılış konuşmasını Vakfın Başkanı Postnişin Veliyettin Hürrem Ulusoy yaptı. Sayın Ulusoy konuşmasına Âşık Remzânî’nin bir dörtlüğü ile başladı.

 

“Aşk bağının gülün deren
Dostlar merhaba merhaba
Hak yoluna canlar veren
Dostlar merhaba merhaba”

 

Sayın Ulusoy geçeye katkı sunan sanatçı ve Eskişehirli canlara teşekkür ettikten sonra özetle şunları söyledi:

 

“Konuşmamı çok uzun tutmayacağım, çünkü zengin bir sanatçı kadrosu var. Biliyorum ki onları sabırsızlıkla bekliyorsunuz.

 

Vakfımızın kurulma amacı sadece inançsal boyutta hizmet etmektir. Kaybettiğimiz erkânlarımızı, kısmen kaybettiğimiz Yol’umuzu tekrar düzgün bir şekilde, bize yakışır bir şekilde toplumumuza kazandırmaktır. Amaç budur.

 

Tarihe baktığımızda Hacı Bektaş Veli Dergâhında yetişen dedeler, âşıklar, sadıklar irşat için Avrupa’ya, Balkanlar’a, bugünkü İran’a, Suriye’ye gönderildi ve Yol’umuzun gerçeğini oradaki topluma ifade ettiler.

 

Geçmişte Hacı Bektaş Veli Dergâhı’nın bir idari kısmı vardı. Bu idari kısım bir vakıf kanalıyla yapılıyordu. Bu vakıf, 1925’te tekke ve zaviyelerin kapanması ile birlikte lağvoldu. Vakfın büyük bir mal varlığı vardı, o da ne yazık ki kapanın elinde kaldı. Bizler de bu boşluğu doldurmak için, bu vakfı tekrar kurduk. Hiçbir kurumun, hiçbir vakfın alternatifi değiliz. Amacımız sadece ve sadece inancımıza hizmet etmektir.

 

Hepinize candan teşekkür ediyorum. Özveride bulundunuz ve geldiniz. Hoşça kalın.”

 

Sayın Ulusoy’un konuşmasından sonra genç sanatçılarımızdan Cevahir Karaca sahneye çıktı. Cevahir Karaca sevilen deyişlerimizden bir demet sundu. Sonra sanatçılarımız Ulaş Özdemir ve Mustafa Kılçık beraber sahneye çıktılar. Ulaş Özdemir ve Mustafa Kılçık Alevi-Bektaşi-Kızılbaş müziğinin seçkin eserlerini nefeslendirdiler.

 

Daha sonra sahneye çıkan Halk ozanı Dertli Divani Baba kendisine ait eserler ve derlediği eserleri seslendirdi. Divani Baba’ya curasıyla Can Kalaycıoğlu eşlik etti. Divani Baba’dan sonra etkinliğin tek kadın sanatçısı Gülcihan Koç sahneye çıktı. Gülcihan Koç söylediği türkü ve deyişlerle salondaki canları coşturdu. Gülcihan Koç’a bağlamasıyla kardeşi Demali Çelik eşlik etti.

 

Gülcihan Koç’tan sonra sahneye halk müziğinin sevilen seslerinden Muharrem Temiz çıktı. Muharrem Temiz, babası Mamo Temiz başta olmak üzere derlediği eserleri seslendirdi.

 

Etkinlikte en son Tolga Sağ sahneye çıktı. Tolga Sağ yeni albümünde yer alan deyişlerin yanında kültürümüzün mihenk taşı denilecek deyişleri seslendirerek salondaki canlara coşkulu anlar yaşattı.

 

Gaziantep Konseri

 

Gaziantep’te yapılan etkinliğin haber yazısını dergimiz Gaziantep temsilcisi Cemal Doğan canla birlikte kaleme aldık. Bu yazıyı da dergimiz sayfalarında okuyacaksınız.

 

Kısas’ta Muhabbet

 

Gaziantep’ten sona sanatçılarımız ve Vakıf heyeti bir diğer etkinliği yapmak üzere Şanlıurfa’ya geçti. Buradaki ilk etkinlik 23 Mart akşamı Kısas Cemevinde yapıldı. Postnişin Veliyettin Hürrem Ulusoy ve beraberindekiler Kısas cemevinde canlarla muhabbet etti.

Yeni kurulan Vakfın tanıtımını ve amaçlarının konuşulduğu muhabbeti canlar can kulağı ile dinlediler. Söz alan canlar yapılan bu hizmete her türlü destek olacaklarını söylediler.

 

Şanlıurfa Konseri

 

24 Mart günü Şanlıurfa City AVM konser salonunda yapılan etkinlik saat 19.30’da başladı. Etkinlik açış konuşmasını Hacı Bektaş Veli Dergâhı Postnişini ve Hünkâr Hacı Bektaş Veli Vakfı Başkanı Veliyettin Hürrem Ulusoy yaptı.

 

Veliyettin Ulusoy konsere katkı sağlayan canlara ve katılımcılara katkılarından dolayı teşekkürlerini sunduktan sonra konuşmasında özetle şunları söyledi:

 

“Alevi-Bektaşi toplumunun inanç yapısı bozuldu. Erkânlarımız bozuldu. Başka inançların düşünceleri ve erkânları etkisi altında kaldık. Ocaklarımızdan koptuk. Dede-talip ilişkisi bozuldu. Diğer inançlara benzemeye, asimile olmaya başladık. Değerlerimizin özünden kopup şekilciliğe yöneldik. Yol’umuzu, inancımızı, erkânımızı çocuklarımıza veremedik.

 

Dergâhlarımızın yerini dolduracak eğitim kurumları inşa edemedik. Kadro kuramadık. Eğitimci yetiştiremedik. Yol’dan uzaklaştığımız için hoşgörüsüz olduk. Karşımızdakini incitmeye başladık. Benliğimizi öne çıkardık. Mal-mülk yüzünden mahkemelere düştük. Kadınlarımıza yeterli değeri veremedik. Diğer inançların etkisinde kalarak onları incittik ve geri ittik.

 

Tüm bu problemlere çare olmak üzere ve çözüm üretmek üzere aşağı yukarı beş yıl önce dergâhta birlik projesi, isimlerini saklayan, öne çıkmasını istemeyen bir dostlar grubuyla projeleri yaptık. Dergâhta birlik adı altında hem Türkiye’de hem yurtdışında pek çok yerde toplantı yaptık. Kırka yakın toplantı oldu. Değerlerimizi anlattık. Projelerimizi söyledik. En sonda Hacıbektaş’ta bir toplantı yapıldı. Bu toplantı gezdiğimiz yerlerde tanıştığımız dostlarımızla, örgüt başkanlarımızla, yönetim kurulu üyelerimizle gerçekleşti ve oradan bir takım tavsiye kararları çıktı. Bu tavsiye kararlarının içinde de böyle bir vakfın kurulmasıyla ilgili karar alınmıştı ve bizde 2012 yılının Aralık ayında bu vakfı kurduk.

 

Vakfı kurduk ama vakıf eli kolu bağlı bir kurum. Yani iş yapması lazım… İş yapması ve para kazanması lazım ki bu parayla Alevi-Bektaşi toplumuna hizmet etsin. Demin ki söylediğim kaybettiğimiz değerleri tekrar kazansın.

 

Bir şirket kurduk. Basın yayın şirketi ve bir dergi çıkardı. Hiç kimseye el açmayalım, zenginlerin kapısını çalmayalım diye bu dergiyi çıkardık ve mümkün olduğu kadar abone sayısını arttırarak bundan elde edilecek gelirle dergâhlar kurmak, seminerler açmak, öğretmenler yetiştirmek gibi çok geniş bir projemiz var. Bunu gerçekleştirmeye çalışacağız.

 

Sizden ricam, okusanız da okumasanız da; okursanız çok daha iyi Yol’umuzla ilgili bilgileri göreceksiniz orada, alırsanız geleceğimiz için, çocuklarımız için bu güzel Yol’u, bu Alevi-Bektaşi Yol’unu size geri dönecek bir şekilde hizmeti olacak. Tavsiyem o.

 

İkinci tavsiyem de küçük kitapçıklar çıkarıyoruz. Hem ucuz olsun hem de okunup bir şeyler öğrenilsin diye. Hepsi güzel bu kitapçıkların ama Hamdullah Çelebi’nin Savunması’nı önemle tavsiye ediyorum. Hamdullah Çelebi’nin mahkeme tutanakları bu… Orada hiç boynunu eğmeden kadının karşısında hiç taviz vermeden ve bugünkü problemlerimize de çare olacak pek çok nokta göreceksiniz.

 

Hacıbektaşlı olduğum kadar Urfalıyım da…

 

Urfa benim için çok farklı bir yerdir. Bu çocukluğuma dayanıyor. Çocukluğumda Hacıbektaş’a gelen Urfalı canlarla dostluklar kurardık. Ben küçüktüm, ama onlar beni büyük gibi arkadaş olarak kabul ederlerdi. Tabi oradan da bu sevgi kaynaklanıyor. Daha sonra gelip sizlerle tanıştıkça da bu sevgi katlanarak devam etti. Son olarak şunu ifade edeyim, bunu canı gönülden söylüyorum, Hacıbektaşlı olduğum kadar Urfalıyım da.”

 

Konsere katılan sanatçılarımız Urfa merkez, Sırrın, Kısas ve Akpınar cem zakirleri; Garip Kamil, Devrim Kaya, Dertli Divani ve curası ile Divani Baba’ya eşlik eden Feyzullah Ürer, Gülcihan Koç ve bağlamasıyla Gülcihan Koç’a eşlik eden Demali Çelik dillendirdikleri deyiş ve nefeslerle konsere izleyici olarak katılan canlara unutulmaz bir gece yaşattılar.

 

Aşk olsun gönülden hizmet eden tüm canlara.

 

                                                      - Makaleler -