Âşık Remzâni

 

 

 

Deyişlerin Dili 33

 

Dertli  DİVANİ

Eylül  2016

 

Deli Boran – Mersiye

 

Merhaba sevgili dostlar… Muharrem ayındayız, matem günlerimiz başladı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Kerbelâ Şehitleri aşkına, on iki gün matem orucu tutacağız, onları yâd edeceğiz. Tabii ki, Kerbelâ Şehitleri nezdinde, yaşadığımız şu zaman dilimindeki can kıyımlarını da dile getirip yapanları lanetleyeceğiz.

 

Katliamları yapanları kınarken, lanetlerken de bu katliamları ancak “Barış ve Kardeşliğin” önleyebileceğini bilincimize taşıyacağız.

 

Alevi-Bektaşi inancında Mersiyenin ne anlama geldiğini daha önce dergimizin dördüncü sayısında sizlerle paylaşmıştım. Mersiyeler her cemde okunmamakla birlikte, bazı yörelerimizde Sakka Hizmeti öncesinde, bazı yörelerimizde ise sonrasında okunabilmektedir.

 

Bu sayıda Kerbelâ Şehitlerini anmak için Deli Boran’a ait “Yaraların Bende İmam Hüseyin” adlı Mersiyeyi yorumlayarak sizlerle paylaşacağım. Bu Mersiye, Hünkâr Hacı Bektaş Veli Vakfı tarafından yayınlanan erkânlarda da yer almaktadır.

 

Deli Boran

 

Önce Deli Boran’ın hayat hikâyesini kısaca paylaşalım. Şiirlerinde, Boran, Kul Boran ve Deli Boran mahlaslarını kullanmıştır. Yaşamı hakkında yeterli bilgi olmamakla beraber Çorum, Merkez, Sarımbey köyünde doğduğu saptanmıştır. Aslen Çukurova ile Maraş Gavurdağları arasında göçebe olan Türkmen Kuyumcu aşiretindendir. Atalarının 17. yüzyılın ortalarında Çorum’a yerleşmiş olduğu tahmin edilmektedir. Kerbelâ’ya gittiği bilinmektedir. Şiirlerinde Hak-Muhammed-Ali sevgisi öne çıkmaktadır.

 

Alevi-Bektaşi yol ve erkânına sıkı sıkıya bağlıdır. Yöresinde “Boran Baba” namı ile de anılmaktadır. Şiirleri araştırmacılarca tespit edilip derlenmiştir ve Köy Enstitüleri tarafından çıkarılan folklor-edebiyat dergilerinde yayınlanmış, ayrıca çeşitli antolojilerde yer almıştır.

 

Yol kardeşi (musahibi) olduğu sanılan Sefil Ali bazı kaynaklarda da Sefil Ahmet’in Deli Boran için yazdığı deyişinin bir dörtlüğünde şöyle demiştir:

 

Altmışında ecel meyinden içti

Âşıklar babında firkate düştü

Sene bin üç yüz on altıda göçtü

Ağla gözler Deli Boran nicoldu

 

Bu bilgiler ışığında ozanın miladi 1838 doğumlu olup, 1898 yılında Hakk’a yürüdüğü anlaşılmaktadır. Bazı kaynaklarda da yaşadığı dönem 1840-1900 arası olarak gösterilmektedir. Deli Boran, doğum yeri olan Sarımbey köyünde Hakk’a yürümüş ve burada toprağa sırlanmıştır.

 

Mersiye

 

Bakıp dört köşeyi seyran eyleyen

Yaraların bende İmam Hüseyin

Hak için kendini kurban eyleyen

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Can gözüyle dört bir tarafı, her yanı, zahir-batın, madde-mana âlemini, kâinatı seyreyleyen İmam (önder) Şah Hüseyin, çektiğin acıyı, sana ve sevenlerine yapılan zulmü hissetmekteyim, yaşamaktayım.

 

Hak için, gerçeklerin bilinmesi için kendini insanlığa adadın, başını verdin. Çektiğin acıyı, sana ve sevenlerine yapılan zulmü hissetmekteyim, yaşamaktayım.

 

Kalbimin aynası gönlümün yazı

El aman katardan ayırma bizi

Her demde baş verir gerçekler sözü

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Zalimin zulmüne boyun eğmeyişin, haksızlığın karşısında direnişin benim de kalbimin aynası, ilkem, inancım oldu. Hamları olgunlaştıran yaz sıcağı gibi insanlık yolunda gönlümün rehberi sensin.

 

Medet, aman ha aman bizler yardımınla, katarından/senin yolunda olanlardan ayrı kalmayalım. Gerçeklerin sözü her zaman haktır doğrudur. Çektiğin acıyı, sana ve sevenlerine yapılan zulmü hissetmekteyim, yaşamaktayım.

 

Müminlerin bade sunar elinde

Ölsem gerek arzum kaldı yolunda

Şehit düştün Kerbelâ’nın çölünde

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Sana inananlar, senin aşkına yananlar elinde bade sunar; seni, sevgini insanlığa anlatır. Arzum odur ki, senin yolunda olmak ve ölmek.

 

Kerbelâ’nın çölünde şehit oldun. Çektiğin acıyı, sana ve sevenlerine yapılan zulmü hissetmekteyim, yaşamaktayım.

 

Seni seven gülbengini çekiyor

Aşk ateşi bu sinemi yakıyor

Daha kanın ılgıt ılgıt akıyor

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Seni seven dilinde gönlünde hep seni anıyor. Aşkının ateşi, acısı canımı yakıyor. Yüzyıllar geçse de sanki kanın ılgıt ılgıt akıyor; sevenlerine, izinden gidenlere zulümler, kıyımlar devam ediyor. Çektiğin acıyı, sana ve sevenlerine yapılan zulmü hissetmekteyim, yaşamaktayım.

 

Hakikat evinde gizli sır olan

Cümle muhiplere destigir olan

Sensiz bu cihanı neylesin Boran

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Hakk’ın tecelli ettiği, “Hakikat Evi” olan gönülde, gizli sır olansın. Bütün sevenlerin elinden tutan, onlara yardım eden, gönüllerine ışık olansın.

 

Gönlümde, dünyamda sen olmadan bu dünyayı neyleyeyim; çektiğin acıyı, sana ve sevenlerine yapılan zulmü hissetmekteyim, yaşamaktayım.

 

Yaraların Bende İmam Hüseyin

 

Bakıp dört köşeyi seyran eyleyen

Yaraların bende İmam Hüseyin

Hak için kendini kurban eyleyen

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Kalbimin aynası gönlümün yazı

El aman katardan ayırma bizi

Her demde baş verir gerçekler sözü

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Müminlerin bade sunar elinde

Ölsem gerek arzum kaldı yolunda

Şehit düştün Kerbelâ’nın çölünde

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Seni seven gülbengini çekiyor

Aşk ateşi bu sinemi yakıyor

Daha kanın ılgıt ılgıt akıyor

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

Hakikat evinde gizli sır olan

Cümle muhiplere destigir olan

Sensiz bu cihanı neylesin Boran

Yaraların bende İmam Hüseyin

 

 

Deli Boran’ın Özgeçmişi Hakkında Yararlanılan Kaynaklar:

 

1. Cahit Öztelli, Bektaşi Gülleri, s. 210.

2. İsmail Özmen, Alevi Bektaşi Şiirleri Antolojisi, c. 5, s. 357.

3. Uğur Çınar, Çorum Umut Radyo.

 

 

                                                          -  Makaleler  -