Deyişlerin Dili 3
Dertli Divani
Alevi-Bektaşi
inancında usta malı, Hak kelamı olarak ifade edilen deyişler; Ulu ozanlara, Âşıklara
ve İnsan-ı Kâmillere aittiir. “miraçlama, semah, tevhit, nefes, mersiye,
methiye, şathiye, devriye” vb. olarak adlandırılan eserler de genel anlamda
deyiş kapsamındadır. İleride tek tek örneklerle bunları yazmaya çalışacağım. Serçeşme’nin
2. sayısında 18. yüzyıl ozanlarından Şahi’ye ait bir semahın içeriğini
açıklamaya çalışmıştım. Bu sayıda da 19. yüzyıl ozanlarından Sıtkı Baba’ya ait “nasihat” içeren bir deyişi anlamaya
çalışalım.
Gel
beri biat et yedullah ile
Ehlibeyte biat eden naş olmaz
Tecella temenna eyvallah ile
Mürşit meydanına giren dış olmaz
Alevi-Bektaşi
inancında biat, teslimiyet ve ikrar anlamındadır. Yedullah, Allahın elidir.
Tecella, Hakk’ın âdemde görünür hali, temenna, istek arzu ve eyvallah kabul etme,
benimseme, onaylamadır. Bu dörtlükte Hak-Muhammet-Ali, Ehlibeyt yoluna ikrar
vermeyi, Pençe-i Ali abadan geçmeyi ve bu ikrarı verenin, yola özünü teslim
edenin, eyvallah deyip bağlananın isteği, arzusu hakkın tecelli ettiği mürşidin
huzurunda kabul olacağı, dışarıda kalmayacağı işaret ediliyor.
Mürşide
ermeyen öğrenmez hüner
Hünersiz kişiler cahilmiş meğer
Ustaz külüngünden geçerse eğer
Yapıya uymadık asla taş olmaz
Mürşide,
yolu doğru süren kılavuza erişmeyen kendini bilemez, bilgisini görgüsünü
artıramaz ve cahil olarak kalır. Bir kaya parçasını duvar ustası nasıl yontup
yapıya uyarlıyorsa; Kamil insanlar, ustaz olan âşıklar da yaptıkları
sohbetlerle ham olan insanları olgunlaştırır kemale erdirir.
Sen
elin ayıbın görürsün niçin
Arif oldur göre öz kendi suçun
Kimi dünya için kimi Hak için
Bu dünyada ağlamadık baş olmaz
Başkasının
hatasını kusurunu görmenin ne faydası var. Bu marifet değildir. Asıl marifet ve
ariflik kendi eksiğini kusurunu görmektir. Kendini düzeltmektir. Bu dünyada
herkesin kendine göre derdi ve arzusu vardır. Ağlamayan insan yoktur. Kimi mal
mülk edinme için kimi hak için emek verir.
Terkeyle
benliği irfana karış
Neylersin beyliği kulluğa çalış
Cahil kâmil ile edemez yarış
Serçe kuşu Anka ile eş olmaz
Bu
yola benlikle gidilmez. İrfana, ceme girebilmek için benliği terk et. Kendini
toplumdan üstün görüp emredici olma. Halktan biri ol (Benlik, kendini toplumdan
üstün görmek; Kulluk ise türaplık, mütevazılık olarak ifade edilmiş.) Cahil,
kâmil insan ile nasıl boy ölçüşemezse Serçe de dik ve yüksek uçan Anka kuşu ile
eş olamaz.
Kamil
ol sözünü mülayim söyle
Kötülük edene iyilik eyle
Özün hâke indir alçağı boyla
Engin yerde bahar olur kış olmaz
Olgun
insan ol ve sözün insanları incitmesin yumuşak olsun. Sana kötülük edene dahi
iyilikte bulun. Engin olan ovalarda bahar yükseklerde kış olur. Gönlü engin
olanlar bahar gibi muhabbetli ve sevimli, kendini beğenenler ve toplumdan üstün
görenler ise kış gibi soğuk ve sevimsiz olur.
Çaldırma
hâtemin nefsin devine
Uydur huyun erenlerin huyuna
İblisi geçirme iman evine
Balı zehir eder sonra nûş olmaz
Hâtem,
yüzük ve bir nişandır. Dörtlükte ‘ikrar’ı
simgeliyor. Güçlü ve kötü arzularına yenik düşüp nefsine uyup da ikrarından
dönme. Erenlerin huyu ve tabiatına kendini uydurmaya çalış. Nefsinin kulu
kölesi olup ikrarından imanından olma. Bal zehirlenince içilmeyeceği gibi sen
de yoldan düşer topluma giremezsin.
İblis
zümresinden çekegör elin
Yaramaz sözlerden perhiz et dilin
Haramisi çok olursa bir belin
Uğratma kervanı kârı hoş olmaz
Nefsine
uyan cahil, cühela ila irtibatını kes. Kötü sözlere dilini alıştırma yoz ve ham
insanların bulunduğu yerde söze sohbete karışma. Orada muhabbetten anlayan
olmaz bir şey kazanılmaz.
Eğer
ister isen Hakk’ı bulasın
Sanma kendi aklın ile bilesin
Eriş bir mürşide menzil alasın
Gökte uçan kılavuzsuz kuş olmaz
İsteğin
arzun olursa gerçeği, Hakk’ı bulabilirsin ama bunu kendi aklın ile bilemezsin.
Gökyüzünde uçan kuşların başını çeken bir klavuzun olduğu gibi sen de bir mürşide
eriş ki, menzile ulaşasın.
Sıdkı
ya gûlam ol Veliyyullah’a (1)
Ayrılma katardan git doğru raha
Yalvar ihlâs ile yüz sür dergâha
Gafil olma kutbun postu boş olmaz
Ey
Sıdkı, Veliyyullah’a kul köle gibi teslim-i rıza ol. Yol’a doğru git ve katardan,
didardan, yoldaşlardan ayrılma. Dileklerini özden dile ve Dergâh’a yüz sür,
niyaz ol. Kutb olan Hünkâr Hacı Bektaş Veli Pir’in postunda oturan boş olmaz.
Aşk
ile.
- Makaleler -
|